22 Temmuz 2011 Cuma

BÜTÜN BRANŞLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM



Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetimi'ne;

Her biri çok büyük inşaat projelerini, işletmeleri, holdingleri, menkulleri yöneten ve Fenerbahçe'ye hizmet edebilmeleri için müthiş bir teveccüh sunulmuş birbirinden değerli yöneticilerimiz;

Kulübümüzün içinde bulunduğu bu zorlu süreçte, cüretimizi mazur görün, lakin Fenerbahçe Kadın Basketbol Takımı'nın küçüleceğine, değerli oyuncularını elinden çıkaracağına dair aldığımız duyumlardan sonra size kısa bir hikaye anlatmak istiyoruz.

Sevgili yöneticilerimiz;

Bir zamanlar bu topraklarda dünyanın en büyük komutanlarından birisi yaşardı. Darmadağın olmuş bir imparatorluğun ardından, Anadolu adı verilen yoksul, harap, bitap bir coğrafyayı ayağa kaldırmış, eli, kolu kesilmiş yarım yamalak bir orduyla yedi düvele karşı savaşa tutuşmuştu. Ve kimileri için umutsuz bir çaba olan bu savaşı kendisi kadar büyük olan "Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. Ve o satıh bütün vatandır" sözleriyle kutsal bir yemin haline getirmişti. Bu ölümcül savaşta bir cepheyi savunmanın değil, koskoca bir coğrafyayı savunmanın gerekliliğine işaret etmiş, bu sözüyle askeri literatüre girmişti.

Şimdi, Fenerbahçe'nin verdiği savaşın ne denli kritik, ne denli ölümcül ve ne denli zorlu olduğunu elbette biliyoruz. Siz sevgili yöneticilerimizin bu savaştan galip çıkmak için ne denli mücadele ettiğinizi de. Lakin, bu savaşta ihtiyacınız var mıdır bilinmez, bu büyük komutanın taktiğini hatırlatmak isteriz: Hatt-ı müdafaa yok beyler! Sath-ı müdafaa var!. Ve o satıh bütün Fenerbahçe! Futbol değil, basketbol değil, voleybol değil; erkek değil, kadın değil, genç değil; bütün Fenerbahçe!

Neden biliyor musunuz ? Çünkü Bu komutan, günlerden bir gün, biliyorsunuz, Fenerbahçe Spor Kulübü'nü ziyaret etmişti. Kulüpten ayrılırken de biz Fenerbahçe'lilere "Fenerbahçe'ye sonsuz muvaffakiyetler dilerim, Allahaısmarladık" demişti. Bilmem yanlış mı anladınız beyler?!           



Bu bir temenni, bir rica, bir dilek değildi. Bu bir emirdi.

Bu emre uymak sizin namus borcunuzdur! Fenerbahçe kadın Basketbol Takımı, bizim gururumuzdur! Onların kılına dokundurtmayız, bu da bizim onurumuzdur!

Saygılarımızla


Fenerbasket

14 Temmuz 2011 Perşembe

FENERBAHÇE BAYAN BASKETBOL TAKIMI 2011-2012



Öncelikle FENERBAHÇE bayan basketbol takımımıza bir sponsor bulunamaması benim için büyük bir hayak kırıklığıdır ve içimde kanayan bir yaradır. 5 ana branş içinde tartışmasız en başarılı şubemiz olmalarına rağmen halen neden iyi bir sponsorumuz yok bunun cevabını bilmiyorum . Aklım mantığım bir türlü kabul edemiyor. Ya bizim sponsorluk şartlarımız çok ağır , yada şubeyi yönetenler bu işi beceremiyor diyeceğim ama AZİZ Başkanın en çok sevdiği ,en önem verdiği şubeye sponsor araştırması konusunda yeterli çabayı göstermemesinide düşünmek mantıksız geliyor bana.
Sponsorsuzluğa karşı ufak bir sitem den sonra önümüzdeki sene ile ilgili görüşlerimi yazmaya başlayabilirim.
İlk olarak takımımızı emanet ettiğimiz yunanlı hocamız:
  • GEORGE DIKEOULAKOS;
**1997-2005 yılları arasında ülkesinde Akadimia, Milonas, Dani Atina, Olympiakos, Panionios ve Panagao gibi takımları çalıştıran Yunan antrenör, 2006-2009 yılları arasında da Yunanistan Bayan Milli Basketbol Takımı’nı çalıştırdı. 2009-2010 sezonunda ülkesi Yunanistan'ın Sony Athinaikos takımını çalıştıran, takımına Yunanistan ligi, Yunanistan kupası ve Eurocup şampiyonluğu yaşatan Dikeoulakos, 2010-2011 sezonunun Ocak ayında Polonya'nın Lotos Gdynia takımı ile anlaştı. Yunan antrenör, takımıyla Polonya Kupasını müzesine götürmeyi başardı. Dikeoulakos bu sezon FIBA tarafından düzenlenen ve bayanlar Avrupa Basketbolu'nun önemli organizasyonlarından All-Star maçında Avrupa takımının antrenörlüğünü de yapmıştı.Ayrıca 18 haziran dan POLONYA da düzenlenen ve TÜRKİYE nin de ikinci olduğu turnuvada 8 nci olan LETONYA milli takımını çalıştırdı.


*** Hocamız 1969 doğumlu genç ve hırslı bir çalıştırıcı. En büyük başarısı 2009-2010 sezonunda çalıştırdığı Sony Athinaikos 3 leme yapmış olması. Sakın kimse kibirlilik yapıp Eurocup ı kazanmış birşey mi filan demesin, sonra AYDIN ÖRS hocamıza saygısızlık etmiş gibi oluruz..


***Tabi şimdi geçen sene Lazslo Ratgeber ile anlaşıldığı zaman inanılmaz heyecanlanmıştım , sonuçta adamın geçmişinde 2009 eurolegue şapiyonluğu olan kariyerli bir hoca , ayrıca çok güzel konuşuyordu( en güzel yaptığı iş maç sonrası konuşmaktı.) tabi adamında şöyle hakkını yemiyelim herhalde başına gelmeyen kötü olay kalmadı , en güvenilen 2 oyuncu istenmedik şekilde gitti, bütün sistemi üzerine kurmuş olduğu 2 oyuncu gidince ister istemez işler de kötü gitmeye başladı. Onca kötü olaya rağmen ligde şampiyonluğa ulaştık.Ama bayan basketbol şubemiz da öyle bir kültür varki sanırım ben bile takımın başına hoca olarak gelsem Türkiye liginde şampiyon oluruz :) Tabi bir ironi yaptım ama artık bizim için başarının Türkiye Ligi Şampiyonluğu olmaması gerektiğini düşünüyorum.

  • ELİNA BABKİNA
  • Doğum tarihi : 24 Nisan 1989
  • Boy : 1.73 cm
  • Kilo: 65 kg
  • Pozisyon : Oyun Kurucu
OYNADIĞI TAKIMLAR :
  • 2004-2008 TTT/RİGA
  • 2008-2010 SK CESİS
  • 2010-2011 LOTOS GYNYIA
BABKİNA nın geçen sezon euroleague , polonya ligi ve AVRUPA şampiyonası istatistikleri


*Euroleague istatistikleri ;
toplam 9 maç
dak ort: 29,2
sayı ort: 13,2 ( % 53,6 2 sayılık , % 35 3 sayı , % 88,9 serbest atış)
rib ort : 3,3 ( 2.7 savunma , 0.6 hucum )
asist : 4
top çalma : 1.1
top kaybı : 2.7 !


*Polonya ligi istatistikleri :
toplam 33 maç
dak ort: 25.7
sayı ort: 12,8 ( % 47,8 2 sayılık , % 34 7 sayı , % 83,9 serbest atış)
rib ort : 2,4 ( 2.0 savunma , 0.4 hucum )
asist : 3.5
top çalma : 1.4
top kaybı : 3.5 !!


*Avrupa Şampiyonası istatistikleri ;
toplam 9 maç
dak ort: 32.4
sayı ort: 14,4 ( % 41,1 2 sayılık , % 25,0 3 sayı , % 77,5 serbest atış)
rib ort : 2,6 ( 2.2 savunma , 0.4 hucum )
asist : 4,2
top çalma : 1.1
top kaybı : 5.5 !!!
Not: maç başına 4-5 serbest atış kullanıyor.


bu rakamlar iyi mi kötü mü ? ben BABKİNA hakkındaki değerlendirmemi takım için fikirlerimi yazarken de yapacağım ama sizin de kafanızda bir takım fikirler oluşsun diye geçen seneki guardlarımız ; HANA HORAKOVA nın da istatistiklerini ve BİRSEL ( kendisi ni çok çok severim ) in de istatiklerini de yazacağım.


*Sadece euroleague istatistikleri ;


*HORAKOVA toplam 14 maç dak ort: 20
sayı ort: 4.9 ( % 50 2 sayı , % 27 3 sayılık, % 78 serbest atış) rib ort: 3,2 ( 2.5 savunma 0,7 hucum ) asist: 1,7 top çalma :1,5 top kaybı :1,1


Not : maç başına sadece 1,35 serbest atış kullanıyor.


*BİRSEL
toplam 14 maç dak ort : 24 sayı ort : 4,6 (% 43,8 2 sayılık , % 32,4 3 sayılık , % 50 serbest atış) rib ort: 3,8 (2,6 savunma , 1,2 hucum ) asist : 2,6 asist top çalma : 1,0 top kaybı : 1,7

Not: maç başına 0.42 serbest atış kullanmış

**Sadece bir fikir oluşturması açısından bu rakamları verdim yoksa sadece rakamların arkasına sığınıp da bir şeyler yazacak kadar aptal değilim. istatistik bazen herşeydir , bazen de hiçbirşeydir.
**Sadece istatistiklere bağlı kalarak yorum yaparsak büyük hataya düşeriz ama rakamları da gözardı edemeyiz.
**He
m Polonya da hemde kendi milli takımında hep en çok süre alan oyuncu olmuş hemde top ile çok oynayan oyuncu olmuş.
**18 yaşında iken RİGA ile letonya da playoff ların M.V.P si seçilmiş. ligin kalitesi ne kadar düşük olursa olsun 18 yaşında MVP olabiliyorsa bir oyuncu üstüne gitmek lazım. gelişime açık bir oyuncu , ciddi yetenekleri var eksi yönelerini artıya çevrilirse BİRSEL ile beraber çok çok iyi iki tane oyun kurucumuz olmuş olacak .


  • ZANE TAMANE
  • Doğum tarihi : 24 Eylül 1983
  • boy :2.00 m
  • kilo: 75 kg
  • pozisyon : pivot
OYNADIĞI TAKIMLAR :
  • 1993-2003 Klondaika Riga

  • 2003-2006 Western Illinois Leathernecks
  • 2006-2007 Universitad F.C. Barcelona
  • 2007-2008 Hondarribbia Irun
  • 2008-2009 Nadezda Orenburg
  • 2009-2010 USK Blex Praha
  • 2010-2011 MKB Euroleasing Sopron
Tamane nin geçen sezon ki euroleague, macar ligi ve Avrupa şampiyonası istatistikleri ;
*Euroleague istatistikleri ;
toplam 13 maç
dak ort: 28,9
sayı ort:11.5 sayı ( % 48,3 2 sayılık , % 72.5 serbest atış. 3 sayılık atış hiç kullanmamış )
rib ort: 8.2 (5.3 savunma 2.9 hucum)
asist:2.1
top çalma: 0.5
top kaybı : 2.5

* Macaristan Ligi İstatistikleri
top 32 maç
dak ort : 23.6 dak
sayı ort : 14.9 sayı ( % 62 2 sayılık , % 84 serbest atış, 3 sayılık atış hiç kullanmamış )
rib ort: : 8.00 ( 5.2 savunma 2.8 hucum )
asist :2.3
top çalma :2.3
top kaybı : 1.8


*Avrupa Şampiyonası istatistikleri ;
toplam 9 maç
dak ort:29.3
sayı ort :9.9 ( % 52.3 2 sayı , % 67.7 serbest atış , 3 sayılık atış hiç kullanmamış )
rib ort:9.1 ( 6.1 savunma , 3.00 hucum)
asist:2
top çalma :1
top kaybı :2.2
Not: Maç başına 4 serbest atış kullanıyor.




**Çok detaya girmeden NEVRİYE ve MATOVIÇi euroleague istastiklerini yazalım ;


NEVRİYE :16.7 sayı, 6.8 rib , 2.4 asist, 1.4 top çalma , 1.5 top kaybı
Maç başına 2.5 serbest atış kullanıyor.


MATOVİÇ:15.1 sayı ,4.2 rib , 1.5 asist , 0.4 top çalma , 2.6 top kaybı
Maç başına 3.2 serbest atış kullanıyor.

**Sağolsun geçen seneki hocamız NEVİN i kenarda çürümeye terk ettiği için onun istatistiklerini vermedim ama AVRUPA şampiyonasında çok çok iyi br performans sergiledi. Zaten elimizde NEVRİYE ve MATOVİÇ gibi çok üst düzey iki adet uzunumuz varken birde savunma özellikjleri daha iyi olan bir TAMANE ve kendini bulmuş NEVİN ile beraber çok iyi 4 oyuncumuz olduğunu düşünüyorum. hatta FENERBASKET de sohbet ederken biraz iddialı olacak ama ' avrupa nın rotasyon anlamında en iyi pota altına sahibiz dedim' HAKAN YAMAN abimizin olduğu yerde bize basketbol konuşmak düşmez ama =)))..
**TAMANE çok iyi bir ribaundcu , yanlış bilmiyorsam son Avrupa Şampiyonasında ribaund kralı oldu
( kraliçesi desek daha doğru olur sanırım ).


  • KÜBRA SİYAHDEMİR
  • Doğum tarihi: 21 Haziran 1986
  • boy :1.82
  • kilo : 65
  • pozisyon : forvet
TARSUS BELEDİYE den transfer edildi. TÜRKİYE ligi istatistiklerine bir bakalım


top 25 maç
dak ort : 30.2 dak
sayı ort: 9.6 sayı ( % 41.6 2 sayılık, 27.5 3 sayılık , %70 .3 serbest atış.)
rib ort : 3.1 ( 2.4savunma 0.7 hucum )
asist: 2.3
top çalma : 1.00
top kaybı : 2.4 !!
Not: Maç başına 1.5 serbes atış atıyor


**Kübra kendisini geliştirmek zorunda. bu sene mutlaka süre alacaktır. ama daha fazla içeriye girmesi gerekiyor . bir forvet oyuncusu için maç başı sadece 1.5 serbest atış çok düşük. ribaund ve asistlerde katkı yapıyor top kaybı da yüksek ama dediğim gibi GEORGE mutlaka geniş rotasyon ile oynayacağı için KÜBRA da oynamak için zaman bulacak ,sayı potansiyeli olan bir oyuncu umarım biraz daha kendisni geliştirirse iyi bir yerli forvet kazanmış oluruz..

***Gelelim genel sezon değerlendirmemize

şöyle bir kadro yapalım



  • BİRSEL - BABKİNA
  • ESMERAL - PENNY
  • ANGEL-KÜBRA
  • NEVRİYE -MATOVİÇ
  • NEVİN-TAMANE
*** 3 Temmuz 2011 sabahına kadar ki geçen süreçte yaşanılan olaylardan dolayı benim gözümde ve birçok dostun gözünde bu şube en önemli şube oldu..'' namus davası'' diyebileceğimiz şekilde bu sene mutlaka başarılı olmalıyız.. taurasi ile anlaşılmaması ve bir de üstüne üstlük karşıtarafa transfer olması , bende dahil birçok kişinin midesine oturdu. Bunu kabul etmek lazım. O yüzden bu Bağlantısene mutlaka başarılı olup ( sadece lig değil avrupa da dahil) bu midemizdeki ülseri söküp atmamız lazım.


*** Tabi bu şube dedim ama 3 temmuz dan sonraki süreci göz önüne alırsak bütün branşlarda bizim için durum namus meselesidir. Hepsinde başarılı olmak zorundayız. Aslında yarıştığımız her branşta her zaman başarı için oynamış bir camiayız ama bu seneyi ben hepsinden ayrı tutuyorum. Sporcularımıza büyük iş düşüyor. Motive olması zor bir süreç ama bu forma ve camia için bunu yapmak zorundalar.


***Gelelim bu seneki durumumuza : hocamız değişti, ciddi anlamda oyun mantalitemiz değişecek . Geçen sezon hucum anlamında çok iyi bir takımdık, takımın içerisinde dee ve penny vardı ve nasıl olsa oyun sıkıştımı bu ikisinden birisi atardı mantığı vardı. ister istemez hucum ve savunma da tembelleşiyorduk. Ratgeber e filan kötü hoca demiyorum, kariyeri kupa ile dolu adamı beğenmemek bize düşmez ama formsuz du diyelim , şansızdı ve yanlış yolu seçti...
geçen sene 10 da 10 yapmak tabi ki kolay değil emeklere haksızlık etmeyelim ama bazen de elinde süperstar olduğu zaman kolay da olabiliyor..


*** İlk önceliğimiz savunma olacak. aşağıda hocamıza ait blog link i var..


http://coachgd.blogspot.com


fırsatı olanlar girip incelesinler en azından hocanın bakış açısını burdan sezebilirler.geçen seneki gibi 100-80 li biten veya 85 90 sayı civarı yediğimiz maçları bu sene izlemeyeceğiz. Neven Spahija nın FENERBAHCE ÜLKER de yarattığı karakterin aynısını ben bayan takımımızda da göreceğimize inanıyorum.


*** Alınan oyuncuların bir şekilde daha önceki yıllarda aynı takımlar da oynamış olmaları veya aynı milli takımında olmuş olmaları uyum sorununu en aza indirecektir veya uyum süreci çok hızlı geçecektir. Angel ve Tamane macaristan da aynı takımda idiler. babkina ve tamane aynı milli takımdalar. ayrıca george milli takımdan ikisininde hocası.


*** geçen sene kim ne derse desin maçalara psikolojik olarak önde başlıyorduk ama bu sene öyle olmayacak , takım olmak zorundayız ,takım olacağız.Hocanın da önceliği bu olacaktır..


*** Yukarı da da yazmıştım yine aynı şeyleri söyleyim 4 uzun oyuncumuz ile avrupadaki en gçlü 4 lü pota altına sahibiz.. lütfen oyuncuları 1-1 oyuncu bazında değerlendirmeyin..
tamam kabul ediyorum TİNA ve FOWLES birer azman ama 4 lü rotasyon bizim gibi değil..
şut yüzdesi çok iyi olan NEVRİYE -MATOVİÇ NEVİN var. Evet NEvriye ve Matoviç pek savunmayı sevmiyorlar ama TAMANE VE NEVİN bu sene savunma ve ribaundlardaki büyük direncimiz olacaklar..Savunma kısmında TAMANE ye güveniyorum.


*** Babkina ya burun kıvıran dostlar var. 22 yaşında büyük bir potansiyel . rakamları çok çok iyi .. eksi yönleri var tabiki..top kayıpları fazla özellikle AVRUPA şampiyonasında 5.01 gibi çok yüksek bir top kaybı ile oynadı ama bizde bu kadar fazla topla oynamaz o yüzden o rakamın altına düşeceğini düşünüyorum. yaşı küçük ama gözü kara bu kızın. tabi bu gözükaralık artı da olur eksi de ama ben artı tarafının daha çok olağını düşünüyorum. Şut atmaktan çekinmiyor en sevdiğim özelliği insiyatif almayı seviyor. ben toptan kaçan yanına pas veren garantci oyuncuyu çok sevmem tabiki sistemin dişlisi olacak ama yeri geldiği zamanda insiyatif alacak potaya gidecek veya şutu zorlayacak.İstatistikleri çok iyi şut yüzdesi iyi , savunmasını biraz daha geliştirecektir. Birsel ile beraber çok iyi iki tane oyun kurucumuz olduğunu düşünüyorum..


*** bence bu seneki en soru işaretli kısmınız PENNY VE ANGEL olacaktır.
Eğer formda ve kafaları rahat olurlar ise bu sene çok çok iyi bir sene geçiririz. PENNY e kızgın olanımız da var. ama o bizim için çok çok önemli bir oyuncu , tabi psikolojisni bilemiyorum geçen sene yalşanılanları geride bırakmıştır umarım VE bu DEE nin karşı ya transfer olması da etkilemez etkilememeli. dediğim gibi kafası rahat olursa basketbola kendisni verirse PENNY bu takımın beynidir lideridir. ANGEL garip bir oyuncu performans anlamında zirveyi ve dibi de iki maç üst üste yaşayabiliyor. gereksiz yere dışarıdan şut atma moduna girmemeli .. kolları ciddi uzun ve iyi sıçrayan bir oyuncu post up yapıp içeri girmeli ya faul aldırır yada sayı yapar. PENNY ile rolleri nasıl paylaşacakları çok önemli ....


****Sonuç olarak DEE nin olayı bizi çok demoralize etti.
rakibin iyi transferler yapması biranda kendimize olan güvenimizde azalma meydana getirdi..ama isimlere değil performanslara bakılması gerektiğini düşünüyorum. iyi bir takım olduğumuz zaman başarı gelecektir. bu sene hiç olmadığı kadar avrupa dan ümitliyim..çok güzel bir kura çektik , önümüz açık ve yerli rotasyon olarak ciddi anlamda avantajlıyız, 4 tane çok iyi milli oyuncumuz var.
Başta da dediğim gibi bu sene başarı bizim boynumuzun borcu . lig ve avrupa da başarılı olacağız başka çaresi yok...tabi dış etkenler müdahale etmez ise


ALLAH KAZA BELA VERMESİN ,SAKATLIK, ŞANSIZLIK VE HAKSIZLIK VERMESİN...


Herkese Saygılar ve Sevgiler ,
Cem AĞRAK


2 Temmuz 2011 Cumartesi

''Peri Masalı'' FİNALDEYİZ : 62-68 !!!!!!!!!!!!!!!!!


Polonya’da düzenlenen 2011 FIBA Kadınlar Avrupa Şampiyonası’nda A Milli Kadın Takım’ımız, yarı finalde Fransa ile karşılaştı. Normal süresi 60-60 berabere biten mücadelede Millilerimiz, uzatma periyodunda potasında 2 sayıya izin vererek 62-68 galip ayrıldı ve finalde Rusya’nın rakibi oldu. Potanın Perileri 3 Temmuz Pazar günü TSİ 21.30’da şampiyonluk için Rusya ile karşılaşacak.

Muhteşem zaferin özet görüntüleri için tıklayınız

Maça Millilerimiz, Nevriye Yılmaz ve Nevin Nevlin’in, Fransa ise Florence Lepron’un basketleri ile başladı. Ribaundlarda ilk dakikalarda etkili gözüken rakibi karşısında 5. dakikayı A Milli Kadın Takımımız, 7-8 önde geçti. İkili oyunlarla kolay sayılar bulan Ay Yıldızlılar, Birsel Vardarlı-Nevin Nevlin ikilisinin basketleri sonrasında yakaladığı 12-0’lık seri ile farkı 7’ye çıkarttı (7-14). Endene Miyem ile suskunluğunu bozan Fransa, Emilie Gomis ve Edwige Lawson ile 3 sayılık basketler buldu. İlk periyodu Ay Yıldızlılar, Tuğba Palazoğlu’nun basketi ile 15-16 önde tamamladı.

İkinci periyoda iki takım da karşılıklı basketlerle başladı. Birsel Vardarlı ve Nevin Nevlin’in hücumdaki etkili oyununa Işıl Alben de 3 sayı çizgisinin gerisinden katkı verince 14. dakika 22-27 üstünlüğümüz ile geçildi. Etkili savunmasının yanı sıra hücumda boyalı alanı iyi kullanarak rakibinin direncini kıran Ay Yıldızlılar, Işıl Alben’in 3 sayılık basketi ile farkı 10 sayıya çıkarttı (26-36). Fransa arka arkaya buluğdu sayılarla soyunma odasına farkı eriterek girmek isterken, Birsel Vardarlı’nın basketine engel olamadı ve Millilerimiz, ilk yarılı 31-38 önde kapattı.

Üçüncü periyoda Fransa, Celine Dumerc- Jennifer Digbeu ikilisinin sayıları ile başladı. Serbest atışlardan Nevin Nevlin ile ikinci yarının ilk sayılarına ulaşan A Milli Kadın Takımımız, Emilie Gomis’in 3 sayılık basketine engel olmadı ve Fransa farkı 2 sayıya indirdi (38-40). Nevriye Yılmaz’ın da devreye girmesiyle Ay Yıldızlılar, rakibinin skorda dengeyi kurma çabalarını sonuçsuz bıraktı. Şaziye İvegin’in bulduğu 3 sayılık basket ile Millilerimiz farkı tekrar 9 sayıya çıkartırken, son periyoda da 42-49 önde girdi.

Final periyoduna Edwige Lawson’in içerden ve dışarıdan bulduğu basketlerle başlayan Fransa, 3 dakika boyunca potasında sayıya izin vermedi. Nevin Nevlin ile suskunluğunu bozan Potanın Perileri, son 5 dakikaya 48-51 önde girdi. Serbest atışlardan skor bularak farkı 1 sayıya indiren rakibi karşısında Nevriye Yılmaz ile skor avantajını elinde tutmayı başaran Millilerimiz, Emilie Gomis’in sayılarına engel olamadı ve son 3 dakikaya Fransa 1 sayılık üstünlükle girdi (54-53). Nevriye Yılmaz- Birsel Vardarlı ikilisinin sayılarına 3 sayılık basketlerle yanıt veren Fransa, Birsel Vardarlı’yı durdurmakta zorlandı. Son 30 saniyeye 60-60’lık eşitlikle girilirken, son hücumda Ay Yıldızlılar, faul ile durduruldu. Birsel Vardarlı serbest atışlardan sayı üretemeyince maçın normal süresi bu sonuçla tamamlandı.

Uzatma periyodunda iki takım da hücumda zorlanırken, Işıl Alben’in 3 sayılık basketi ile Millilerimiz, 44. dakikada 62-64 ile 2 sayılık avantajı elde etti. Fransa’nın üst üste hücumlardan boş dönmesinin ardından Nevin Nevlin ile bir basket daha bulan Ay Yıldızlılar, Nevriye Yılmaz’ın sayıları ile maçtan 62-68 galip ayrıldı.

FRANSA(62): Isabelle Yacoubou-Dehoui 4 (2 ribaund), Endene Miyem 4 (5 ribaund), Clemanca Beikes (4 ribaund, 1 asist), Sandrine Gruda 4 (8 ribaund, 2 asist), Edwige Lawson 12 (4 ribaund, 4 asist), Celine Dumerc 4 (5 ribaund, 4 asist), Jennifer Digbeu 6 (1 ribaund, asist), Emilie Gomis 24 (9 ribaund), Florence Lepron 4 (3 ribaund),

TÜRKİYE (68): Tuğba Palazoğlu 2 (3 ribaund, 4 asist), Seda Erdoğan, Birsel Vardarlı 14 (3 ribaund, 5 asist), Nevin Nevlin 23 (8 ribaund), Işıl Alben 9 (5 ribaund, 2 asist), Nevriye Yılmaz 17 (11 ribaund, 3 asist), Şaziye İvegin 3 (4 ribaund, 3 asist), Bahar Çağlar

1.PERİYOT: 15-16
2.PERİYOT: 16-22
3.PERİYOT: 11-11
4.PERİYOT: 18-11
UZATMA: 2-8

 


Pota’nın Perileri’nin yarı finaldeki zaferine tam sayfa ayıran Habertürk Gazetesi “Altın Kızlar” manşetini atarken, Sabah Gazetesi “Finaldeyiz” başlığını kullandı. Akşam Gazetesi de Fransa galibiyetini okurlarına “Avrupa’nın Perileri” manşetiyle duyurdu. Posta Gazetesi’nde “Türkiye'nin Gururu Periler” başlığı yer alırken, Cumhuriyet, “Periler Tarih Yazdı”, Radikal ise “Bu ‘Peri’ Masalı Hiç Bitmesin” ifadelerine yer verdi. Türkiye Gazetesi de dikkat çekici “Perişan Ettik” başlığını kullandı. Güneş Gazetesi ise "Harika Periler" manşetiyle çıktı.
nnnbb
  NE DEDİLER ?

Turgay Demirel “Oyuncularımız kazanmayı o kadar çok istiyorlardı ki tüm enerjilerini sahaya koydular. Mükemmel bir gayretle gerçekten olağanüstü bir iş başardılar. Hatta maçın bitimine 7 saniye kala kaçan serbest atışlar olmasa belki uzatmaya da gidilmeyecekti. Fakat ben uzatmaya da kalsa kazanacağımıza inanıyordum, çünkü bu kadar büyük bir mücadele sonunda kaybetmek çok trajik olurdu''

A Milli Bayan Takım Sorumlusu Jülide Sonat, “Çok uzun süren bir zaman diliminde bu işe inanarak hazırlandık. Bu jenerasyon zaten bu başarıyı hedeflemişti. Bize inanlara ve sponsorlarımıza çok teşekkür ediyorum. Tüm ülkenin desteğini turnuva boyunca arkamızda hissettik. Federasyonumuz bize her zaman büyük destek verdi. İddialı konuşuyorum daha işimiz bitmedi. İnşallah altın madalyayı alıp ülkemize döneceğiz. Turnuvaya iyi başlamadık ama zorlu bir gruptan çıktık. Öyle ki bu gruptaki 3 takım sizin de gördüğünüz gibi madalya şansı elde etti. Biz artık buraları oynamayı da öğrendik. Pazar günü altın madalyayı alıp, direk olimpiyatlara gitmeyi istiyoruz. Ülkemizde düzenlenecek 2014 Kadınlar Dünya Basketbol Şampiyonası öncesinde bu başarıları elde etmek çok güzel. Türkiye’de kadın basketboluna emek veren herkesin bu başarıda emeği var ve hepsine teşekkür ediyoruz” dedi.

Antrenör Ceyhun Yıldızoğlu bu maçla ilgili olarak yaptığı açıklamada akıllı oynadıklarını belirtirken, “Bu akşam çok özel bir takıma, bir şampiyona karşı oynadık. Özellikle uzatma periyodunda savunma düzenimizde birçok değişiklikler yaptık ve bunda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Tüm oyuncularım ellerinden gelenin en iyisini yaptılar, fedakarlıkta bulundular ve dün olduğu gibi bugün de savaştılar. Akıllı oynadılar. Çok mutluyum. Tarihimizde ilk kez final oynayacağız. Bunu hak ettiğimizi düşünüyorum” dedi.

Şampiyona öncesinde hedeflerine inanarak ulaşacaklarını bildiklerini de sözlerine ekleyen Yıldızoğlu, "Gerçekten hissederek, inanarak çalışarak bu hedeflere ulaşabileceğimize inanıyorduk. Bu duruma gelmeyi bu inanmışlığın bir sonucu olarak görüyorum. Bugün de geri adım atmadık yarın da geri adım atmayacağız. Sonuç ne olursa olsun biz bir kere sonuca odaklandık. Tamamı ile odaklandığımız şeyi Türk kadın basketbolunun yerinin nerede olduğunu önce kendimizin hissetmesi sonra da etrafımıza hissettirebilmek olarak gördük. Arkamızdan gelecek kuşaklara da iyi bir yer bırakmak istedik dolayısı ile biz bütün mücadelemizi bunun için yapıyoruz. Bunu yapmaya devam edeceğiz. Sonuç bizim için önemli değil. Biz bizi seyredenleri, bize inananları gururlandırmayı ve Türk kadın basketbolunun geldiği noktayı kendi oyuncularımız ile göstermek istiyoruz. İnşallah pazar günü de bunu en iyi şekilde yapabileceğimize inanıyorum. Hiçbir eksiğimiz yok, yorgunluk, sakatlık gibi. Çünkü bunları aşabildiğimiz zaman başarılı olabileceğimize inanıyoruz"

A Milli Kadın Takım Menajeri Canan Erdoğan, “Oyuncularımızı yetiştiren ailelere ve antrenörlere teşekkür ediyorum. Burada Türkiye Basketbol Federasyonu ve kulüpler bazında büyük bir emek var. Kadın basketbolunun geldiği nokta açısından da çok önemli bir yer elde ettik”

Mücadeleyi 2 sayı- 3 ribaund- 4 asist ile tamamlayan Tuğba Palazoğlu, “Gerçekten de çok büyük bir mutluluk yaşıyoruz. Ülkemizin bizim arkamızda olduğunu biliyoruz. Onların desteği için teşekkür ediyoruz. Destekleri ve dualarıyla buraya geldik. Şimdi Rusya ile karşılaşacağız. Rakibimiz çok tecrübeli oyunculardan kurulu bir ekip. Onlar da bizim gibi turnuvaya kötü başladılar. Ancak biz Pazar günü oynayacağımız karşılaşmada onlara ne kadar iyi olduğumuzu göstereceğiz” dedi.

Fransa karşısında alınan galibiyetin muhteşem bir zafer olduğunu söyleyen Yasemin Horasan ise “Tek kelimeyle muhteşem bir iş çıkarttık. Ne söyleyeceğimi bilemiyorum. Bu takımla gurur duyuyorum. Gerçekten bu başarıyı hak ettik. Şimdi Rusya ile oynayacağımız final maçını düşünmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Gülşah Akkaya da inanılmaz bir galibiyet elde ettiklerini söylerken, “Türk basketbolu için bu galibiyetin ne anlama geldiğini biliyorum. Gerçekten de bu muhteşem bir zafer” açıklamasında bulundu.

 FRANSIZLAR NE DEDİ ?
A Milli Kadın Takım’ımızın 68-62’lik skorla geçip 2011 Kadınlar Avrupa Şampiyonası’nda finale yükseldiği Fransa’da antrenör ve oyuncular, zorlu mücadeleyi değerlendirdi.

Son şampiyon Fransa’nın başantrenörü Peter Vincent maçtan sonra, “Daha akıllı oynamalıydık. Maçın sonlarında aşırı agresiftik. Bazı şutları savunmak imkansızdır ama çok fazla hata yapıp onları serbest atış çizgisine yolladık” şeklinde konuştu.

Takım kaptanı Edwige Lawson
ise, “Türkiye’yi tebrik ediyorum. Çok iyi bir oyun çıkardılar. Uzatmada önemli fırsatlar yakaladık ama bunları değerlendiremedik” dedi.

Oyunculardan Enden Miyem de kendileri için bunun çok zor bir durum olduğunu ifade ederek şu sözleri kullandı: “Finale çıkmak için tamamen konsantre olmuştuk ama maçı uzatmaya taşımamıza rağmen başaramadık. Sonucu küçük detaylar belirlese de kazanacaklarından hiç şüpheleri yoktu. Şimdi bronz madalya için oynayacağız.”

Kaynak: L’Equipe
Kaynak: L’Equipe

*********************************
İNANCIN ZAFERİ & BU İŞ YÜREK İŞİ
* Tebrikler Periler,tebrikler teknik heyet ve seyirciler,tüm emeği geçenler.
* Evet bir kez daha tarihe tanıklık ettik.Bayan basketbol tarihimizde ilk kez finale çıktık.
* Bu başarı belki de herkese sürpriz geliyor,hatta maçı anlatan yumuşak sesinden nefret ettiğim İsmail Şenol'ın habire abartarak çok büyük sürpriz yapıyoruz diye devamlı gereksiz cümleleri oldu ama gerçek öyle değil tabii.
* Sevmesekte hakkını teslim etmek lazım Turgay Demirel'in büyük destekleri oldu.2000 yılından bu yana büyük bir ivme gösterdi Türk Bayan Basketbolu.2000 Avrupa Ümitler Basketbol Şampiyonasında 4.olan 1980 doğumlu jenerasyondan Nevriye,Şaziye,Esmeral,Tuba ve Yasemin ile başlayan kadro oluşumu Birsel,Bahar,Işıl ,Newlin'in devşirilmesi ve diğerleri ile buraya kadar geldi.Bugünkü kadroda Esmeral, Kübra Siyahdemir,Gülşah Gümüşay,Bahar Yapar gibi isimler de yok daha.
* Dediğimiz gibi en az 10 yıllık bir çalışmanın sonucu geldik buralara.Ki devam edecek çünkü Turgay Demirel federasyonu 2014 Dünya Şampiyonasını da Türkiye'ye aldı.
* İnşaallah Şampiyon olacağız ve 2012 Olimpiyatlarına direk gideceğiz.Aksine düşünmek bile istemiyoruz ama olmazsa da Avrupa 2.liği ve Olimpiyat Elemeleri oynama hakkı da büyük başarıdır.
* Turnuvaya zor bir grupta kötü başlamamıza rağmen ''göç yolda düzülür'' hesabı giderek toparlandık ve iyiye gittik.Dar rotasyonla oynamamızın getirdiği yorgunlukları ortaya yürek ve azim koyarak aştık.
Gerçekten de bu iş yürek işi.İnancın zaferi.
* Karadağ gibi fizik üstünlüğü olan bir takımı savaşarak safdışı bıraktıktan sonra hiç dinlenmeden bu kez aynı şekilde fizikli ve bu kez atletik ,aynı zamandan daha geniş rotasyonla oynayan  Fransızlara karşı işimiz hiç kolay değildi.Ancak kızlar gene savaşarak hem de 40 değil 45 dakika olağanüstü çaba ile zafere ulaştılar.Bakın Endene Miyem zaten ne güzel özetlemiş olayı ; ''Sonucu küçük detaylar belirlese de kazanacaklarından hiç şüpheleri yoktu''
* ''Zafer İnananların'' demişler,''Allah çalışana yardım eder'' aynı şekilde.İşte son çeyrekte Birsel'in son saniyede savurduğu çengel üçlük atışın ve turnikenin girmesi - 2 serbest atışı kaçırsa da - ilahi adaletin belirtileriydi belki de.
* Maça Fransızlar klasik penetrelerle başladı.Şaziye savunmada aksadı bu anlarda.Dün zaten yorgunluğu çok  açık belli oluyordu.7-2'de sanırım mola aldık ve CY önlemi aldı,sonrasında müthiş bir seri ile 14-7 öne geçtik ve hep öyle götürdük.Son çeyrekte Fransa'nın son gayreti ve onların da beklenmedik üçlükleri ile maç ortaya geldi.Birsel son çeyrekteki müthiş gayreti - faul problemine rağmen - şansının da yardımı ile attığı üçlük ve turnike ile maçı kazanacak duruma getirdi ama 7 saniye kala kaçırdığı 2 serbest atışla kaçınılmaz trajedi gene mi ? dedirtti fakat uzatmada da tempomuz iyiydi.Ne yalan söyleyeyim uzatmaya gidince ümidim azalmıştı.Çünkü geriden gelen her zaman avantajlıdır,biz de yorgunluk had safhaya ulaşmıştı,Birsel 4 faulle oynuyordu,Fransızlar moralli ve daha geniş rotasyonla oynuyordu.Ama son Şampiyon olmalarına rağmen çok basit hatalar yaptılar ve bizim savunmamızı aşamadılar.
* Ceyhun Yıldızoğlu'nu eleştirdik zaman zaman ama hakkını da verelim.Bir kere savunmayı çok iyi oturttu.Savunma çeşitlemeleri ve yardım savunması çok yerindeydi.Ayrıca Newlin'i şaha kaldırması çok önemliydi.Nevriye - Newlin 2 uzun sistemi fizikli,sert Karadağ ve Fransızlar karşısında iyi tuttu.Newlin ikili oyunlarda çok etkili oldu.Ayrıca tempoyu arttırmak için 3 kısa Birsel,Işıl,Tuba 'yı kulanması da artılarıydı.
*Turnuva boyunca sezonu az oynama fırsatı bularak iyi geçirmemiş Newlin ve Şaziye'den ne üst düzey verim alması çok iyi işti.
* Tartışmasız maçın MVP'si Newlin'di.43 dk.da 23s.8r.14/10 % 71.4 gibi çok yüksek ikilik yüzdesi ile oynadı.
* Işıl Alben'de çaldığı kritik top ve 2 dk.kala attığı 3'lük ile Newlin,Birsel ve Nevriye'den sonra maçın kaderini etkileyen isim oldu.İşte böyle işini yapsın ,abuk subuk rakip takım taraftarlarını tahrik edecek gerksiz işlerden kaçınsın biz de alkışlayalım.Zorla kimseye antipati duymuyoruz ki.
* Son olarak finale Rusya maçına gelince ; 
1 gün aranın olması çok iyi oldu.İyice dinleneceğiz.Grupta iyi konsantre  olamadığımız maçı 15 sayı ile kaybetmiştik ama bu ölçü değil.Kazanma şansımız yüksek favori onlar olsa da.Hedeflerimize ulaştık,bu saatten sonra kaybedecek hiç bir şeyimiz yok,aksine kazanacak çok şeyimiz var.Stresli olan biz değil onlar olacak.Biz rahat çıkacağız maça ve buraya kadar yaptıklarımızı yapmamız yeter.Yani kapasitelerinin en üstünü verecekler,yaptıkları gibi.

* BAŞARILAR PERİLER.GAZANIZ MÜBAREK OLSUN !!!!!!!!!!!

1 Temmuz 2011 Cuma

Potanın Perileri Tarih Yazdı : Yarı Finaldeyiz.44-56 !!!



Polonya’da düzenlenen 2011 FIBA Kadınlar Avrupa Şampiyonası’nda A Milli Kadın Takım’ımız, çeyrek finalde Karadağ ile karşılaştı. Mücadeleden Millilerimiz, 44-56 galip ayrılarak yarı final vizesini aldı ve tarihi bir başarıya imza attı. Potanın Perileri yarı finalde bu akşam oynanacak Litvanya-Fransa maçının galibi ile eşleşecek. Yarı final mücadelesi yarın TSİ 21.30'da oynanacak.


Maça Millilerimiz, 3 sayı çizgisinin gerisinden Birsel Vardarlı’nın ve pota altından da Nevriye Yılmaz’ın bulduğu basketlerle başlarken, Karadağ ise Anna De Forge- Iva Perovanovic ikilisi ile skor üretti. İlk 5 dakikalık bölümü 8-5 rakip takım önde geçti. Top kayıpları yaptığımız oyunun bu bölümünde Karadağ, yakın mesafe şutları ile etkili oldu. Şaziye İvegin ve Birsel Vardarlı’nın 3 sayılık basketleri ile suskunluğunu bozan Ay Yıldızlılar, Iva Perovanovic’i durdurmakta zorlanınca ilk periyodu 16-11 geride tamamladı.

İkinci periyoda Nevin Nevlin ve Birsel Vardarlı’nın basketleri ile 7-2’lik bir seri yakalayarak hızlı başlayan A Milli Kadın Takımımız, 12. dakikanın içinde skorda dengeyi kurdu (18-18). Seriyi pota altından bulduğu basket ile bozan Karadağ, Jelena Skerovic ve Ana Turcinovic ile skor bulurken, 25-21’lik üstünlüğü yakaladı. Tuğba Palazoğlu-Şaziye İvegin ikilisinin 3 sayılık basketleri ile farkın açılmasına izin vermeyen Kırmızı Beyazlılar, soyunma odasına 3 sayı farkla 27-24 geride gitti.

Üçüncü periyoda iki takım da üst üste hücumlardan boş dönerek başladı. İkinci yarının ilk sayılarına serbest atışlardan Jelena Dublievic ile ulaşan Karadağ karşısında Tuğba Palazoğlu’nun3 sayılık basketi ile Millilerimiz maçta ilk kez 24. dakikada öne geçti (29-30). Karşılıklı basketlerin ardından Nevin Nevlin ile etkili olan Ay Yıldızlılar, Nevriye Yılmaz’ın skora katık vermesiyle 29. dakikaya 33-38 önde girdi. Işıl Alben’in serbest atıştan kazandırdığı 1 sayının ardından Şaziye İvegin’in hızlı hücum sonunda bulduğu sayı ile Millilerimiz son periyoda 33-41 önde girdi.

Maçın final periyoduna 3 sayılık bir basket ile başlayan Karadağ, Jelena Dublievic ile skor bulurken, A Milli Kadın Takımımız ise Nevriye Yılmaz, Nevin Nevlin ve Şaziye İvegin ile sayılar üretti. Farkı 35. dakikada 12 sayıya çıkartan Ay Yıldızlılar, skoru da 36-48’e taşıdı. İlk 3 periyotta yaptığı iyi savunmayı sürdüren ve rakibine kolay sayı şansı vermeyen Millilerimiz, üstünlüğünü koruyarak maçtan 44-56 galip ayrıldı.

KARADAĞ (44):Jelena Skerovic 6 (4 ribaund, 5 asist), Anna De Forge 6 (8 ribaund, 2 asist), Jelena Dublievic 6 (5 ribaund, 1 asist), Milka Bjelica 2, Iva Perovanovic 9 (12 ribaund, 3 asist), Ana Turcinovic 10 (6 ribaund), Natasa Popovic (1 ribaund),

TÜRKİYE (56): Tuğba Palazoğlu 6 (2 ribaund-1 asist), Seda Erdoğan (1 asist), Birsel Vardarlı 13 (4 ribaund, 5 asist), Nevin Nevlin 11 (7 ribaund-2 asist), Gülşah Akkaya, Işıl Alben 1 (5 ribaund, 3 asist), Nevriye Yılmaz 9 (9 ribaund, 3 asist), Yasemin Horasan, Şaziye İvegin 14 (3 ribaund, 1 asist), Bahar Çağar 2

1.PERİYOT: 16-11
2.PERİYOT: 11-13
3.PERİYOT: 6-17
4.PERİYOT: 11-15
 







Yarı Finalistler ; 


******************

*Tebrikler Potanın Perileri ve teknik heyete.
* Aslında kötü başladılar turnuvaya.Kötü basketbol oynuyorlardı.Tabii bunda Litvanya,Rusya,Çek Cumhuriyeti gibi  bayan basketbolunda önemli yeri olan takımlarla karşılaşmamızın da rolü vardı.
O yüzden CY'nu çok eleştirdik. Dün de aslında büyük pay oyuncularındı.
Olağanüstü mücadele ettiler.Bravo.
* İlk 5'e girme hedefi ile geldik turnuvaya.Şu an için bunu başardık.Tarihimizde ilk kez Yarı finale yükseldik.Aynı zamanda 2012 Olimpiyat Elemeleri oynama hakkını kazandık.
* Eleme gruplarında aynı gruptaydık Karadağ ile.Deplasmanda Birsel ve Bahar Çağlar'ın yokluğunda 70-52 kaybetmiştik.Ülkemizdeki maçı ise 72-65 kazanarak gruptan lider çıkmıştık.
Yani bu turnuvada Karadağ buraya kadar yenilgisiz gelse de onları iyi tanıyorduk.Fizik üstünlükleri olan ,sert basketbol oynayan ,Jelena Dubljeviç,İva Peravonoviç'in sürüklediği bir takımdı.

* İlk yarıda onların temposuna boyun eğdik.Ribaunt ve ikinci toplarda çok sıkıntı yaşadık.Savunmada gayretliydik ama hücumda sadece üçlüklerle ayakta kaldık.Sanırım 17/3 gibi bir ikilik yüzdemiz var ilk yarıda.Buna rağmen 27-24 gibi kopmadan devreye girmemiz iyiydi.Maçın sonuna kadar başa baş gitmeliydik.
* İkinci devre savunmadaki agresifliğimizi devam ettirmeli,hücumda ise Nevriye'yi de devreye sokarak çeşitlilik sağlamalıydık.Nitekim de bunu başardık.Nevriye ilk yarı sadece 2 sayı atarken,ikinci devre çok iyi oynayarak maçı 9s.9r.3a.ile tamamladı.
* 3.çeyrekte harika oynadık.Karadağ sadece 6 sayı atabildi.Muhteşem savunma yaptık,aynı sertliğe karşılık verdik ve kendi oyunumuzu kabul ettirdik.3.çeyrek skoru 33-41 idi.17-6'lık bir serimiz vardı bu çeyrekte.
* Son çeyrekte momentumu iyice elimize geçirdik.Karadağ abondone oldu.Şaziye'nin üçlüğü ile farkın 15'e çıkması noktayı koymamızı sağladı.
*Esmeral,Gülşah Gümüşay,Kübra Siyahdemir gibi oyuncuların yokluğunda Şaziye adeta yeniden doğdu.Eski bildiğimiz ''Üçlük canavarı'' Şaziye geri geldi.İyi ki geri geldi,zira Esmeral'in de yokluğunda '' 3 Silahşörler''den sadece Birsel ve Nevriye yetmezdi.
* Birsel demişken,ne demeki ki.Rüya gibi oynuyor.Bırakın Avrupa'yı WNBA'de bile yok Birsel gibi guard.Nazar değmesin Birsel'imize.
* Şaziye yeniden doğdu dedik,Newlin'i de es geçmeyelim.Ratgeber ne yazık ki yeterli şans vermedi kendisine.Matoviç ve Nevriye yorgunluktan geberirken bile şans vermedi.Ceyhun Yıldızoğlu'nu burada kutlamak lazım.Nevriye'nin yanına Newlin'i sürerek dün maçın kazanılmasında önemli faktör sağladı.
* CY zaman zaman Birsel,Işıl,Tuba'yı beraber oynatarak oyunu hızlandırmak istedi,başardı da.
Oynayan tüm oyuncular elinden gelenin en iyisini verdi.Sadece Bahar Çağlar'ı beğenmedim.Diğer maçlarda da kötüydü.Hala formsuz.
* Yarı finalde bu akşam rakip Fransa.Keşke 1 gün ara olsaydı.Onlarda dün akşam oynadılar ama biz Karadağ gibi çok sert ve uzun bir takımla zor bir maç oynadık.                                                       

 
Fransa’da skor yükü genel anlamda 5 oyuncu arasında paylaşılırken, takımın en skorer oyuncusu maç başına 13 sayı ile mücadele eden Sandrine Gruda. Gruda’yı 9.7 sayılık ortalaması ile Emilie Gomis takip ediyor. Endene Miyem ise 9.3’lük ortalaması ile bu ikilinin ardından geliyor.
Takımın en skorer oyuncusu olan Sandrine Gruda, pota altının da en etkili oyuncusu olarak göze çarparken, 6 ribaundluk ortalama ile oynuyor. Celine Dumarc ise 3.6 asistlik ortalaması ile sayı yollarının en etkili ismi.

İki takımın istatistiki verileri incelendiğinde ise birbirlerine yakın verilere sahip olduğu görülüyor. Millilerimiz geride kalan 8 maç sonunda maç başına ortalama 62.1 sayı üretirken, Fransa ise 68.1 sayı üretti. 2 sayılık atışlarda Potanın Perileri %41.9 3 sayılık atışlarda 33.9 ve serbest atışlarda da %68.2'lik bir ortalama ile mücadele ederken Fransa ise 2 sayılık atışlarda %47.1, 3 sayılık atışlarda %29.6 ve serbest atışlarda da %72.3’lük oranlarla mücadele etti. Millilerimiz maç başına 34 ribaund alırken, Fransa ise 39.9 ribaund aldı. Ortalama 13.7 asist ile oynayan millilerimiz, 14.6 top kaybı ve 9.4 de top çalma istatistikleri ile mücadele ediyor. Fransa ise maç başına 15.6 asist ile oynarken, 15.9 top kaybı ve 8.3 de top çalma istatistiklerine ulaştı.

Millilerimiz, Fransa ile bir Avrupa Şampiyonası’nda en son 2009 yılında karşı karşıya gelirken, bu mücadeleden Fransa 55-43’lük skorla galip ayrılmıştı.
Sandrine Gruda ve Miyem'i iyi durdurmalıyız.Bir bizde kısa bir dönem oynayan Emilie Gomis de hızlı oyunda dikkat çekiyor.
 Sürklase ettiğimiz Karadağ bunları yendiyse biz neden yenmeyelim ?
 
HAYDİ POTANIN PERİLERİ YÜRÜYÜN FİNALEEEEEEE !!!!!!!!!!!!!!!!
BAŞARILAR !!!!!!!!!!!!